Serebral Palsi (Spastik Felç) Rehabilitasyonu
Serebral Palsi (SP), doğum sırasında çocuğun beyninin bir süre oksijensiz kalmasına bağlı olarak meydana gelen beyin hasarı sonucunda ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Beyindeki etkilenen merkezlerin büyüklüğüne ve yerine göre çocukta değişik belirtiler ortaya çıkabilir. En sık görülen şekli, kollarda , bacaklarda aşırı kasılmalarla birlikte olan “spastik” tipidir. Bundan başka istemsiz hareketlerle birlikte olan atetoid veya ataksik tiplerde olabildiği gibi, kasılmaların çok az olduğu hipotonik tipte veya bunlardan ikisinin bir araya geldiği karışık tiplerde de olabilir. %30 kadarında zihinsel gerilik olabilir. Ülkemizde SP görülme sıklığı yaklaşık binde 5 kadardır. İkiz veya üçüz doğumlarda, erken doğanlarda bu sıklık artmaktadır.
İlk belirtiler genellikle çocuğun gelişimi sırasında oturma ve ayakta durmasının gecikmesiyle anlaşılır.Bu konuda anne- babaların çok dikkatli olmaları gerekir. Çocuğun gelişim takvimini bilmek ve bunu takip etmek gerekir. Sağlıklı bir çocuğun gelişimindeki başlıca evreleri şu şekilde özetleyebiliriz:
1 aylıkken havada yürüme hareketi yapar.
2.ayda başını 5 saniye kadar dik tutar, annesi konuşunca bakar
3. ayda el ve ayaklarıyla oynar, gülümser, kısa göz temasları kurar,
6.-9. ayda destekle oturabilir, yüz üstü dönebilir,
9.-12. ayda yüz üstünden oturabilir duruma geçebilir, emekler, ismini tanır, baş-baş yapar
12.- 15. ayda yürüyebilir.
Bu gelişmelerde gecikme varsa, kollarda- bacaklarda anormal kasılmalar oluyorsa, gözlerde belirgin şaşılık, bakışlarda donukluk varsa derhal bir uzman doktora baş vurmak gerekir. Tanı konulduktan sonra en kısa zamanda rehabilitasyon egzersizlerine başlanması gerekir. Tedavide en önemli husus her gün yeterli germe egzersizlerinin yapılması ve düzgün duruşun, düzgün oturuşun sağlanmasıdır. Oturma potansiyeli, yürüme yeteneği hakkında iyi bir göstergedir. 2 yaşından önce bağımsız olarak oturabilen çocuklar sonunda cihazlı ya da cihazsız bağımsız yürümeyi başarabilir. 4 yaşına kadar bağımsız oturamayanlar ise nadiren yürüyebilir. İki bacağı birden spastik olanların ( diplejik) %75 kadarı cihazla yürüyebilecek duruma gelebilir. Hemipleji yani bir kol ve bir bacağı spastik olanların çoğunluğu 3-4 yaşına kadar yürüyebilecek duruma gelebilir.
SP’li çocuğun tedavisi bir ekip işidir. Bu ekipte fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı hekimin yanı sıra fizyoterapist, ergoterapist, anne- baba, özel eğitimci , ortopedist, ortez uzmanı ve psikolog ayrı ayrı görev üstlenmelidir. SP’li çocuğun rehabilitasyonu son derece karmaşık bir süreçtir. Fizik tedavi ve uğraşı tedavi yöntemleri, nörogelişimsel tedavi, fonksiyonel becerilerin kazandırılması, ortez adı verilen yardımcı yürüme cihazları ve uyarlanmış araçlar genel rehabilitasyon yöntemlerini oluştururlar. Hekimin rolü ve sorumluluğu çocuğa ve ailesine uygun doğru tedavileri sunmak, çocuğun fonksiyonlarını artırmaya çalışmaktır. Tedavi amaçları her çocuk için özgün olarak belirlenmeli ve aileye ayrıntılı bilgi verilmelidir. Tedavide kullanılan çok çeşitli egzersiz yöntemleri vardır. Bunların başlıcaları şunlardır :
Tedavi sırasında çocuktaki çeşitli kas ve eklem problemleri tedavinin başarısını engelleyecek düzeyde ilerlemiş olabilir. Bu durumda ortopedik cerrahi yöntemlerine başvurulur. Kalça, diz ve ayak bileğindeki kaslara veya tendonlara ameliyat yapılabilir. Ayakları çok çarpık çocuklarda ortopedik ameliyatlar yapılabilir; ancak bu kararı verirken çocuğun yürüme potansiyelini göz önünde tutmak gerekir. Kas kısalığı ve eklem kısıtlılığı hafif derecede olan çocuklarda, son yıllarda en fazla uygulanan tedavi yöntemi Botulinum (Botox ) enjeksiyonlarıdır. Bu konuda uzman ve deneyimli bir hekim tarafından, seçilmiş noktalara uygulandığı takdirde kasların 3-4 aylık bir süre için gevşemesini sağlar; ardından yoğun germe egzersizleri yapılarak kasların tekrar kısalması engellenmeye çalışılır.
SP’li çocuklarda en çok dikkat edilmesi gereken ortopedik sorunlardan birisi skolyoz gelişimidir. Özellikle her iki kolu ve bacağı birden spastik olan çocuklarda bu durumla daha sık karşılaşılır. Belli aralıklarla skolyoz açısı ölçülerek çocuk takip edilmeli, gerekirse korse kullanılmalıdır.
SP’li çocuklarda ayakta durma ve yürümeyi kolaylaştırmak için ortez adı verilen çeşitli destek cihazları kullanılabilir. En sık kullanılan ortezlerin başında ayak bileğini içine alan ve AFO adı verilen plastik destekler gelir. Kasılmaları fazla olan çocuklarda daha sert plastikten yapılan DAFO ortezleri tercih edilmelidir. Bükük dizle ayakta durabilen çocuklarda ise GRAFO adı verilen, dizlere destek sağlayan ortezler kullanılmalıdır. Desteksiz ayakta duramayan çocukların evdeki tedavilerini kolaylaştırmak için “ayakta durma sehpası” kullanılabilir.
Son yıllarda klasik egzersiz tedavilerinin yanı sıra tedavi merkezlerinde yeni teknolojik gelişmeler paralelinde bazı alternatif tedavi sistemleri geliştirilmiştir.Bu sistemler içinde en önemlisi robotik yürüme sistemleridir. Pediatrik Lokomat adıyla bilinen bu sistem yürüme eğitimini kolaylaştırmada ve düzgün bir yürüme kalıbı kazandırılmasında çok etkilidir. Sanal gerçeklik ekranı karşısında robot sistemi giydirilen çocuk oyun oynar gibi yürüme egzersizleri yapar; böylece istenilen yoğunluk ve sürede yürüme egzersizini sıkılmadan yerine getirmiş olur. Diğer taraftan paraşüt askıları sistemi , Visio gait, kol robotu gibi diğer yeni teknoloji ürünü tedavi sistemleriyle çocuklara farklı egzersizler yaptırma imkanı sağlanabilir. Evde veya dışarıda oyun tarzında yapılan egzersizler, yüzme eğitimi ve ata binme gibi değişik etkinlikler çocuğun motivasyonuna yardımcı olur.
SP rehabilitasyonu uzun zaman ve emek isteyen bir süreçtir. Bu süreç içinde aileler yılmadan çocuğun eğitimiyle ilgilenmek durumundadır. Diğer taraftan pek çok aile, bu süreci kısaltmak için kulaktan dolma bilgilerle mucize tedaviler aramaya başlarlar. Ancak yukarda anlattığımız gibi SP’de mucizeye yer yoktur. Bunun yerine çok çalışma, sabır ve azim isteyen, mutlaka uzman hekim ve terapist gözetiminde yürütülen bilimsel ve çağdaş teknolojiye uygun bir tedavi programına uymak gerekir.